Son Dakika:
Gökçe, eş dost akrabaların partide görevlere getirildiği, ahbap çavuş ilişkisinin yaşandığını söyledi. Gökçe, "Türkiye Değişim Partisi demokrasi için kurulmuş bir partidir. Kurumsallığı kurmak için yola çıktık ama maalesef başarılı olamadık. Bu sebeple biz halkımıza milletimize verdiğimiz bu sözle vebal altında kalmamak için merhametsiz, 3-4 ayda MYK değiştiren ve yanına yandaş alan bu zihniyete asla geçit vermeyeceğiz. Bu sebeple kendi oyunları ile kendilerini baş başa bırakıyor. İyi eğlenceler diliyoruz" dedi.
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin liderleri, Brüksel'de iki günlük zirve kapsamında bir araya geldi. Zirvenin gündemini, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Moskova'ya yaptırımlar ve gıda güvenliği oluşturuyor. Toplantıya katılan isimlerden Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, zirve öncesi yaptığı açıklamada, bir kez daha Türkiye'yi hedef aldı. Miçotakis, "Avrupa Konseyi'ni, Türkiye'nin son dönemdeki yoğun provokasyonu ve Doğu Akdeniz'in istikrarı üzerindeki etkisi hakkında bilgilendireceğim" dedi. Yunanistan Başbakanı, zorluklarla "güvenle ve kararlılıkla yüzleştikleri" şeklinde ifadeler kullandı. "Güçlü müttefiklerimiz var" Yunanistan'ın uluslararası hukuka sahip bir ülke olduğunu savunan Miçotakis, "Güçlü müttefiklerimiz var. Kimsenin egemenliğimize ve egemenlik haklarımıza meydan okumasına izin vermemek için caydırıcılığa daha fazla yatırım yaptık" diye konuştu. Yunanistan'daki askeri yatırımlarını artıran ABD, söz konusu ülkedeki parlamentoda onaylanan ABD ile Karşılıklı Savunma İşbirliği Anlaşması sayesinde 3'ü yeni olmak üzere 4 üsten faydalanabilecek. ABD'ye F-16 baskısı Türkiye, her fırsatta Atina'ya doğrudan diyalog çağrısı yaparken, Atina ise bu çağrıları geri çevirerek, adaları silahlandırma girişimleri şeklindeki hamlelerle tansiyonu yükseltme yolunu seçiyor. ABD ziyareti sırasında Kongre'de yaptığı konuşmada da Türkiye'yi suçlayıcı ifadeler kullanan Miçotakis, Ankara'nın F-16 tedariki konusundaki girişimlerini sekteye uğratmaya çalışmıştı.
Suriye uyruklu zihinsel engelli Leyla Muhammed, bankta oturduğu sırada birinin tekmeli saldırısına uğradı. 'Çocuk hırsızı' olmakla suçlanan kadının tekmelendiği anlar, sosyal medyada paylaşıldı. Uzun süre gözyaşı döktüğü de görülen kadının tekmelenme görüntüleri, büyük tepki topladı. Görüntülerin ardından soruşturma başlatıldı. Yapılan çalışma sonucu şüphelinin Şakir Ç. olduğu tespit edildi ve polis ekiplerince gözaltına alındı. Toplanan kalabalığın 'çocuk hırsızı' demesi ile kadına tekme attığını ve pişman olduğunu belirten Şakir Ç., ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Karara başsavcılık, itiraz etti. 'Fuhşa teşvik' dahil 9 ayrı suçtan kaydı olduğu belirlenen Şakir Ç., itiraz sonrası yeniden gözaltına alındı. Şakir Ç.'nin emniyetteki işlemlerinin sürdüğü bildirildi. VALİ GÜL: FIRSAT VERMEYECEĞİZ Gaziantep Valisi Davut Gül de sosyal medyadan olay nedeniyle üzgün olduğunu belirterek, "Engelli ve yaşlı teyzemize tekme atan kişi, emniyetimizin titiz çalışması sonucu tespit edilmiş ve savcılığımız tarafından gözaltına alınmıştır. Vali yardımcımız, teyzeyi evinde ziyaret ederek devletimizin sıcak elini uzatmıştır. Kriminal tiplere fırsat vermeyeceğiz. Üzgünüz" paylaşımında bulundu.
İstanbul Sultanbeyli’de yaşayan Yunus Emre bebek hayatta kalmak için mücadele veriyor. Yaşama tutunmaya çalışan Emre bebek SMA tip 1 ölümcül kas hastalığı ile mücadele ediyor. Halk arasında gevşek bebek sendromu olarak da bilinen SMA hastalarının vücudundaki eksik SMN1 geninin protein üretememesinden kaynaklı ortaya çıkıyor. Kasları beslenemediği için hastalar her gün zayıflıyor. En fazla 2 yıl yaşayabilen hastaların yaşamak için tek umudu ZOLGENSMA gen terapi tedavisi. Fakat maliyeti 2.3 milyon dolar. AİLESİ SOSYAL MEDYADA YARDIM TOPLUYOR Valilik onaylı yardım kampanyası düzenleyen Yunus Emre’nin ailesi her akşam Instagram üzerinden ünlü isimlerin de katılımıyla canlı yayın düzenliyor ve yardım topluyor. 25 TL karşılığında Yunus satılan canlı yayında şu ana kadar toplanabilen para ise toplam tedavi masrafının yarısını aştı. Oyuncu ve fenomenlerden destek Fenomen Nilay Toprak, Suvivor Yarışmacısı Yunus Emre Özden, Oyuncu Mikail Kır ve Organizatör Mihraç Anıl Öztürk de geçtiğimiz akşam Yunus Emre Bebek için canlı yayına katıldılar. Oyuncu ve fenomenlerin katıldığı canlı yayında 150’den fazla Yunus satıldı ve bağış toplandı.
Tarihi eser varlıklarını Türkiye’den Avrupa’ya kaçıranlara yönelik düzenlenen “Anadolu” operasyonunun ardından “Miras” operasyonuyla da kaçakçılara geçit verilmedi. İçişleri Bakanlığı koordinesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı ekipleri kaçak kazılarla buldukları tarihi eserleri yurt dışındaki müzayede evlerine gönderip satılmasını sağlayarak haksız kazanç elde eden suç grubuna yönelik son yılların en büyük operasyonuna imza attı. Konya Seydişehir Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında söz konusu suç grubu 1 yıl boyunca takip edildi. Bu takibin sonucunda KOM ekiplerince bugün sabah saatlerinde 38 ilde 143 şüpheli şahsın yakalanmasına yönelik Miras adı verilen operasyonun düğmesine basıldı. Dört grup halinde çalışmışlar KOM ekiplerince yapılan titiz takip sonucu suç grubunun tarihi eser kaçakçılığını nasıl yaptığı da ortaya çıkarıldı. Suç grubunun Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde; köylerde, sit alanlarında, höyüklerde tarihi eser bulmak amacıyla yasadışı kazı yapan “kaçak kazıcı” olarak adlandırılan şahısları yasadışı kazı yapmaya teşvik ettiği, belirli aralıklarla bölge bölge gezerek kaçak kazıcıların çıkarttığı tarihi eserleri söz konusu suç grubu adına “toplayıcı” olarak nitelendirilen şahıslarca toplandığı ve bu suç grubunun lideri konumunda olan “pazarlamacı” diye tabir edilen şahıs tarafından yurtdışındaki müzayede evlerinde “kuryeler” vasıtasıyla gönderilerek satıldığı tespit edildi. Satılan bu tarihi eserlerden elde edilen suç gelirlerinin de bu sisteme fayda sağlayan şahıslara paylaştırıldığı ortaya çıkartıldı. Kurye ele verdi Suç grubu içersinde “kurye konumunda bulunan bir TIR şoförü,1.736 adet tarihi eseri Avusturya üzerinden İngiltere’deki bir müzayede evine kargo yoluyla göndermek isterken yakalandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanları tarafından yapılan incelemede ele geçirilen tarihi eserlerin büyük bir kısmının Anadolu kökenli Türkiye’ye ait eserler olduğu belirlendi. Diğer taraftan şüpheli şahısların banka hesap hareketlerinin incelenmesi neticesinde Avrupa ve ABD’de faaliyet gösteren 6 farklı müzayede evi ve bazı şahıslar tarafından suç grubunun lideri konumundaki “pazarlamacı” olarak tabir edilen şahsa yüklü miktarda döviz cinsinden para gönderildiği ve bu paranın suç grubu üyeleri ve bu gruba menfaat sağlayan şahıslar arasında paylaştırıldığı belirlendi. Bizans dönemine ait mührün İsviçre’de satışı engellendi Operasyon kapsamında ayrıca ülkemizden kaçırılan 1 adet Bizans Dönemine ait imparatorluk mührünün İsviçre’de faaliyet gösteren bir müzayede evinde 28.000 CHF- İsviçre Frangı (yaklaşık 430.000 TL) ile açık artırmada satışa sunulduğunun tespit edilmesi üzerine devreye girilerek mührün satışı durduruldu.
İstanbul'un Esenyurt ilçesi gece yarısı karıştı. Yabancı uyruklu bir şahsın Bulut Camii'de namaz kılan 11 yaşındaki çocuğu taciz ettiği, kamera kayıtlarını izleyen vatandaşların şahsı linç etme girişiminde bulunduğu iddia edildi. Bölgeye çok sayıda polis sevk edilirken, emniyet güçlerinin şüpheliyi linçten kurtararak, kelepçeleyip camide beklettiği, öfkeli kalabalığı sakinleştirip şahsı dışarı çıkarmaya çalıştığı belirtiliyor. O anların görüntüsü vatandaşlar tarafından sosyal medyada paylaşıldı. Esenyurt'ta camii önünde toplanan kalabalığın arasındaki tehlikeli provokasyon girişimi de dikkat çekti. https://twitter.com/tcesenyurt/status/1531445741704646656?s=21&t=j5BszmpFGVme3cQWGGOskw İSTANBUL VALİLİĞİ'NDEN AÇIKLAMA Konuyla ilgili İstanbul Valiliği'nden açıklama yapıldı. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada; "Bugün Esenyurt ilçemiz Süleymaniye Mahallesi'nde çocuğa yönelik tacizde bulunduğu iddia edilen şüpheli şahıs, kısa sürede güvenlik güçlerimizce yakalanmıştır. İnsanlık suçu olarak gördüğümüz bu eylemleri nefretle ve esefle kınıyoruz, lanetliyoruz. Konuyla ilgili adli tahkikat başlatılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur." denildi.
PKK'nın terör örgütü listesinde yer aldığı Fransa'nın güneyindeki Marsilya kenti yakınlarında PKK yandaşlarının yeşil alanda "festival/kültürel etkinlik" kisvesiyle "ideolojik eğitim kampı" düzenlediğine dair görüntüler sosyal medyaya düştü. Görüntülerde, terör örgütünü temsil eden kıyafetler giymiş onlarca PKK sempatizanının, ellerinde terör örgütünün paçavraları ve PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın posterleriyle sloganlar atarak, ikişer ikişer yürümesi dikkati çekiyor. Marsilya Valiliği ve Emniyet Müdürlüğü ile konuyla ilgili görüşmek üzere irtibata geçen gazeteciler, kurumların farklı birimlerine yönlendirilirken, görüntülere ilişkin henüz resmi açıklama yapılmadı. https://twitter.com/bugunguncel/status/1531253986925617153?s=21&t=wjpjvUQp1EhkC30mxUwYIQ TÜRKİYE'NİN PARİS BÜYÜKELÇİLİĞİ VE MARSİLYA BAŞKONSOLOSLUĞU OLAYI SORUŞTURUYOR Türkiye'nin Paris Büyükelçisi Ali Onaner, yaptığı açıklamada, görüntülerin sosyal medyaya yansımasının ardından Fransız makamlarıyla temasa geçtiklerini, bu videoların Fransa'da çekilip çekilmediği konusuna teyit istediklerini, terör örgütü sempatizanlarının bu faaliyetiyle ilgili nasıl bir takip yapıldığını ve hangi önlemlerin alınmakta olduğunu sorduklarını belirtti. Onaner, Fransız makamlarına, Türk misyonlarına yönelik PKK saldırılarına, terör propagandası içeren ve PKK yanlısı faaliyetlere son verilmesi beklentilerini bir kez daha ilettiklerini vurguladı. Türkiye'nin Marsilya Başkonsolosluğunun Marsilya'da yerel makamlar nezdinde, Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği'nin de Fransa İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları nezdinde ulusal düzeyde sürecin takipçisi olduğu vurgulandı. FRANSA'DAKİ "TÜRK ÇIKARLARINA" SALDIRI TEŞEBBÜSLERİ GİDEREK ARTIYOR PKK yandaşlarının Fransa'da Türk kurum, şirket ve vatandaşlarına zarar vermeye yönelik teşebbüslerinin belli dönemlerde yoğunlaşarak devam ettiğini kaydeden Onaner, bu durumun geçmişten bu yana Fransa'da ve diğer Batı Avrupa ülkelerinde karşılaştıkları bir sorun olduğunu ifade etti. Onaner, bu hususta 12 Mayıs gecesi Türkiye'nin Paris Başkonsolosluğuna karşı terör örgütü PKK sempatizanları tarafından düzenlenen saldırıyı hatırlattı. Fransa'nın, diğer taraftan PKK ile mücadelede en kapsamlı önlemleri alan Avrupa ülkelerinden birisi olduğunu belirten Onaner, ancak bu önlemlerin yeterli olmadığını söyledi. - İngiltere, Almanya, İsviçre ve Yunanistan'da da eş zamanlı gösteriler düzenlendi Terör örgütü PKK yandaşları, İngiltere, Almanya, İsviçre ve Yunanistan'da da eş zamanlı gösteriler düzenledi. "Uzun Yürüyüş" adı verilen gösterilerde, PKK yandaşlarının, terör elebaşı Abdullah Öcalan'ın posterleri ve yasaklı örgüt paçavraları taşıdıkları görüldü. Yunanistan'ın başkenti Atina'da polis, PKK yandaşlarının Türkiye'nin Atina Büyükelçiliğine yürümesini engellerken, İngiltere'nin başkenti Londra'nın dış mahallerindeki yürüyüşe yaklaşık 50 PKK yandaşı katıldı. Londra'da PKK'nın sözde gençlik hareketlerince organize edilen yürüyüşte terör örgütüyle bağlantılı sözde dernek ve grupları simgeleyen bez parçaları taşındı. Terör elebaşı Öcalan'ın posterlerinin açıldığı yürüyüşün aralıklarla 3 gün süreceği öğrenildi. İsviçre'de Solotrhurn kantonunda, Almanya'nın çeşitli kentlerinde de benzer gösteriler düzenlendi. İNGİLTERE'DE YARGITAY PKK'YI SİMGELEYEN BAYRAKLAR TAŞIYAN KİŞİLERE VERİLEN CEZALARI ONAMIŞTI İngiltere'de Yargıtay, 2018 yılında Londra'da düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı'nı protesto gösterileri sırasında PKK'yı simgeleyen bayraklar taşıyan kişilere verilen cezaları onamıştı. 26 Ocak'taki kararda 2000 tarihli Terörle Mücadele Yasası'nın 13. maddesi uyarınca bir kişinin halka açık yerde, bir eşyayı bu kişinin yasaklanmış bir örgütün üyesi veya destekçisi olduğu yönünde makul şüphe oluşturacak şekilde taşımasının suç olduğu belirtilmişti. Ayrıca terör örgütü simgelerini taşımanın, ifade özgürlüğüyle bağdaşmadığı vurgulanmıştı. Bu karardan yaklaşık 3 ay sonra PKK yandaşlarının Londra'da düzenlediği ve terör örgütünü simgeleyen bez parçalarının bulunduğu 2 ayrı gösteriye polis müdahale etmişti.
Arnavutköy Taşoluk Yeşil Camii Kur'an Kursu'nda hafızlığını tamamlayan 393 öğrenci için düzenlenen icazet törenindeki yürüyüşü Gazeteci Nilay Örnek'i rahatsız etti. Örnek, yürüyüşle ilgili "Bu görüntüye izin veren, buna oy veren, içinde bulunan kim varsa asıl toplum düzenini, birlik ve beraberliği, huzuru bozan odur. Bu ne yahu! Daha neler; paralı kanaldaki kadın omzundan, parktaki yogadan, sanatçı tipinden rahatsız olanların yaptığı. Bakıp bakıp sinirleniyorum." yorumunda bulundu. Örnek'in toplumsal huzuru ve birlikteliği hedef alan bu paylaşımı sosyal medya kullanıcılarının tepkisini çekti. Örnek, daha sonra başka bir tweet paylaşarak, "Sarık ve cübbe ile yürüyerek tekbir getiren adamların fotoğrafı özelinde "onların inançları, saygı duyalım" diyen bana yazmazsa sevinirim. Dindar pek çok insan tanıyorum; "birlikte yaşıyoruz, birlikte iyiyiz de". Beni birine, birini bana düşman etmek için "sivriltenler" utansın" ifadesini kullandı. İKİYÜZLÜ TAVIR: LGBT'YE DESTEK HAFIZLARA TEPKİ Nilay Örnek'in, geçmiş dönemde LGBTİ'nin sözde Onur Yürüyüşü'ne katıldığı ve gülümseyerek poz verdiği ortaya çıktı.
